14141,77%-0,68
42,92% 0,18
50,66% 0,03
6238,47% 1,11
10076,35% 0,87
TÜİK’in 2025 Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması’na göre, gelir dağılımında sınırlı bir iyileşme eğilimi gözlemlendi. En yüksek gelir grubunun toplam gelirden aldığı pay azalırken, en düşük gelir grubunun payı arttı. Bu değişim, Gini katsayısının bir önceki yıla göre 0,003 puan düşerek 0,410 seviyesine gerilemesiyle somutlaştı.
Araştırma sonuçları, en yüksek gelire sahip yüzde 20’lik kesimin payının yüzde 48,0’a, en düşük gelirli yüzde 20’lik kesimin payının ise yüzde 6,4’e ulaştığını ortaya koydu. Gelir dağılımındaki uçurumu ölçen P80/P20 oranı 7,5’e, P90/P10 oranı ise 12,9’a gerileyerek eşitsizlikteki küçük düzelmeyi destekledi.
Türkiye genelinde yıllık ortalama hanehalkı kullanılabilir geliri, bir önceki yıla göre yüzde 76,7 artışla 662 bin 414 TL oldu. Fert başına düşen eşdeğer gelir ise yüzde 77,3 artarak 332 bin 882 TL’ye yükseldi. En yüksek ortalama gelir tek kişilik hanelerde görülürken, en düşük gelir geniş aile yapılarında kaydedildi.
Toplam gelir içinde en büyük pay yüzde 49,7 ile maaş ve ücret gelirlerine ait. Eğitim durumu, gelir seviyesini belirleyen en önemli faktörlerden biri olmaya devam ediyor. Yükseköğretim mezunlarının ortalama geliri, okul bitirmeyenlere kıyasla yaklaşık üç kat daha fazla.
Sektörel bazda en yüksek gelir hizmet sektöründe, en düşük gelir ise tarım sektöründe görüldü. Bölgesel farklılıklar da belirginliğini korudu; Ankara bölgesindeki ortalama fert geliri, TRB2 bölgesindekinin neredeyse 2,6 katı seviyesinde. Gelir eşitsizliğinin en yüksek olduğu bölge ise TR71 oldu.
2024 yılında işsiz olan fertlerin yüzde 38,7’si 2025’te çalışmaya başladı. Bir önceki yıl çalışanların ise yüzde 90,3’ü istihdamını sürdürdü. Veriler, gelir dağılımındaki iyileşmenin sınırlı da olsa devam ettiğini, ancak yapısal eşitsizliklerin hâlen güçlü olduğunu gösteriyor.